Hava Durumu

ORMANLARIMIZLA BİRLİKTE GELECEĞİMİZ DE YANIYOR

Bursa Emek ve Demokrasi Güçleri, orman yangınlarına dikkat çekerek kapsamlı bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, orman yangınlarının söndürülmesinde görev alan başta Orman Genel Müdürlüğü (OGM) personeli olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşlarının çalışanlarına ve gönüllülere teşekkür edilirken, Seyitgazi’deki yangınlar sırasında hayatını kaybeden emekçiler için başsağlığı mesajı iletildi.

Haber Giriş Tarihi: 25.07.2025 19:46
Haber Güncellenme Tarihi: 25.07.2025 19:48
Muhabir: Meryem Yoğurtçuoğlu
https://www.menthaber.com/
ORMANLARIMIZLA BİRLİKTE GELECEĞİMİZ DE YANIYOR

OGM verilerine göre, son 88 yılda Türkiye’de toplam 1 milyon 907 bin hektar orman alanı yandı. Yıllık ortalama 21 bin 600 hektar orman yangınlarıyla yok olurken, 88 yılda çıkan yangın sayısı 126 bin oldu. Son on yılda bu ortalama yıllık 2 bin 700’e yükselirken, 2024 yılında rekor kırılarak 3 bin 800’e ulaştı. Yalnızca 26 Haziran–3 Temmuz tarihleri arasında ise 576 orman yangını meydana geldi.

“Yetersiz eğitim ve koordinasyon eksikliği can kayıplarına yol açıyor”

Açıklamada, iki aylık süreçte yangın müdahale ekiplerinden yaklaşık 15 orman emekçisinin yaşamını yitirdiği, 20’den fazla kişinin ise yaralandığı vurgulandı. Bu kayıpların, iş gücü ve koordinasyon eksikliğinden kaynaklandığına dikkat çekildi. Yetersiz eğitim, kontrol ve denetim eksikliğinin ve uygulanmayan cezai yaptırımların, kentlerin ve ormanların kaybına yol açtığı belirtildi.

“Yangınla mücadelede halkın katılımı şart”

Bursa Emek ve Demokrasi Güçleri’nin açıklamasında, yalnızca söndürme odaklı stratejilerin yeterli olmadığı, halkın katılımıyla önleyici çalışmaların önemine vurgu yapıldı. Yangınların yüzde 99’unun insan kaynaklı olduğu hatırlatılarak, insan odaklı projeler geliştirilmesi gerektiği ifade edildi.

Enerji nakil hatlarının bakımlarının düzenli yapılması, anız yakmanın önlenmesi, ateşsiz piknik alışkanlığı, orman-yerleşim sınırlarında düzenli kontroller ve turizm tesislerinin gerekli altyapıya kavuşturulması gibi önlemlerin hayata geçirilmesinin zorunlu olduğu kaydedildi.

“Acil önlemler alınmalı”

Açıklamada sıralanan acil önlemler şöyle:

Kadrolu orman işçisi açığı derhâl kapatılmalı.

Yangın nedenleri bölgesel olarak belirlenmeli ve önlemler buna göre alınmalı.

Enerji şirketleri bağımsız denetime tabi tutulmalı, caydırıcı yaptırımlar uygulanmalı; direk tabanları mutlaka beton veya mıcırla kaplanmalı.

Gece saatlerinde yangın çevresine dozer şeridi açılması zorunlu hale getirilmeli ve mevzuata eklenmeli.

Yangınlarla ilgili yasal düzenlemeler günün şartlarına uygun hale getirilmeli.

Ormanlar, tarım ve yerleşim alanları yangına dirençli hâle getirilmeli.

Orman içi ve yakınındaki halktan gönüllü yangın ekipleri oluşturulmalı, desteklenmeli ve eğitilmeli.

Ormanların daha fazla parçalanmasının önüne geçilmeli.

“Süper izin yasası” olarak bilinen, doğayı madencilik ve enerji şirketlerine açan yasal düzenlemelerden derhâl vazgeçilmelidir.

“Asıl sebep doğanın kar hırsına peşkeş çekilmesi”

Açıklamanın sonunda şu ifadelere yer verildi:

> “Ülkemizde yangınların çoğu ‘doğal nedenler’ bahanesiyle geçiştiriliyor ama biz biliyoruz ki asıl sebep, doğanın sermayenin kâr hırsına peşkeş çekilmesidir. Toprağımıza, suyumuza, ormanlarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. Birleşe birleşe kazanacağız.”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.